ayhan altay
KENDİNİ SEVMENİN HAFİFLİĞİ
Sabah sabah hiç duymadığım ve çok beğendiğim bir türkünün zevkini yaşamışken, oturup da memleketin hal-i pür melali üzerine yazmak, hiç de zevkli bir şey değil.
Dokuz buçuk şiddetinde deprem yaşamışa benzeyen ülkenin insanı olmak kolay mı? Devletin kişisel ihtiraslarla yönetildiğini görerek kahrolmak zor geliyor bana. Kişisel ihtirasların önünde engel görülen tüm muhalefeti teker teker susturma operasyonları yok mu, gel de dayan, gel de sus.
Muhalif kanalları sustur. Ya el koy, ya da at uydudan. Sürünsün keratalar. Dayansınlar biat etmemenin sonuçlarına.
Hiç kimse bana, tutuklama ve hüküm giydirmelerin hukuk gereği olduğunu söylemesin. 65 yıllık yaşamımda yargının hiç bu kadar itibar yitirdiğini görmemiştim. Yazık, çok yazık. Devletin ve yargının bu kadar güvensizlik yaşadığı bir dönem daha yoktur.
Yazmak zor dostlar. Yazmak zor. Çünkü bir yazmak için, bin okumuş olmak gerek. Okumak ! İşte en düşman olunan da bu. Okumak. Okuyandan korkar okumayanlar. Çünkü onlar için muteber olan okuma “anlamını bilmeden hafızlamak”tır. Oysa okumanın amacı, düşünmek, düşünce geliştirmektir.
Düşünmek! Her yöneten egemen için en tehlikeli eylemdir düşünmek. Çünkü düşünen insan şüphecidir. Çünkü düşünen insan sorgular. Çünkü düşünen insan asla biat etmez.
Yönetenlerin, hele hele uzun süre iktidarda kalmış yönetenlerin kaçınılmaz olarak yakalandıkları bir hastalık vardır: Narsisizm.
Bakalım, narsisizm için neler yazmış psikoloji kitapları:
- Kendisinin çok önemli olduğu duygusunu taşır.
- Sınırsız başarıya götüren güç ve zekâsı olduğuna inanır.
- Özel ve eşi bulunmaz biri olduğuna inanır.
- Herkesin kendisini beğenmek zorunda olduğuna inanır.
- Her zaman ve her konuda en iyisini bildiğini ve bildiklerini her koşulda uygulamaya hakkı olduğuna inanır.
- Kişisel arası ilişkileri kendi çıkarı için kullanır. Amaçlarına ulaşabilmek için başkalarının zayıf yanlarını kullanır.
- Asla duygudaşlık yapmaz.
- Başarılı olmuş kişileri kıskanır, başkalarının da kendisini kıskandığına inanır.
- Küstah ve kendini beğenmiş davranış biçimleri sergiler
Doğada hiçbir şey vazgeçilmez değildir. Yine yaşamda hiçbir bilgi ve beceri aşılmaz ve aşınmaz değildir. Her şey ama istisnasız her şey sürekli değişim içindedir. Doğada tek değişmez vardır: Değişimin kendisi. Bunu narsisiste anlatamazsınız.
Değişime direnmek hem kişi olarak insanı, hem de toplumu içinden zor çıkılır sorunlarla baş başa bırakır. Hele hele değişimi güçle, zorla bastırmaya çalışmanın acıları çoğalmaktan başka hiçbir işe yaramadığını bilmek istemez narsisistler.
***
İyi ki bizim narsisist yönetenimiz yok. Yoksa ne yapardık.
