>

Skip to: Site menu | Main content

FERGUN ÖZELLİ

 

Fergun Özelli, 1980 kuşağı anlayışına yakın duran, şiir üzerine düşünen, kendi kuşağından şairlerin şiiri üzerine deneme-eleştiri kıvamında yazılar yazan bir şair. Onun yazıları şiiri sevdiren, kuramın şiirin içine nasıl girmesi gerektiği konusunde bir bilgi veren yazılar.

ÖZGEÇMİŞ

FERGUN ÖZELLİ

Yüksek öğrenimini, Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi'nde tamamladı. Halen İzmir Karşıyaka'da yaşıyor. İlk şiirleri, Dönemeç ve Yusufçuk dergilerinde yayınlandı. Türk Dili, Türkiye Yazıları, küçücük, Somut, Oluşum, Sanat Olayı, Yarın, Broy, Yamaç, Körfez, Sonbahar, Ayrım, İzlek, Dilizi, Varlık, Adam Sanat, Yeni Biçem, İnsan, Dördüncü Yeni, Dize, Pencere, Ütopiya, Kunduz Düşleri, Şiir Odası, Akatalpa, Agora, Kum, Ay, Şarapya, Yasak Meyve, Edebiyat ve Eleştiri, Ünlem Sanat, İspinoz, Şiiri Özlüyorum, öteki-siz gibi dergilerde şiir ve düzyazılarını yayınlamayı sürdürdü. küçücük, Körfez ve dilizi dergilerinin yayın kurullarında yer aldı.

Aşkıya kitabı ile 1998 Türk Tabibler Birliği Behçet Aysan Şiir Ödülü'nü aldı.

 

YAPITLARI

YAYINLANMIŞ KİTAPLARI:

1985 Buralardan Gitmeliyim
1990 Yirmi dört satır yalnızlık
1997 Aşkıya

ÖRNEKLER

insan lekesi

sağanak yağan aksak öykü, göz göre göre yıkınca sevişme köprüsünü, ses tellerime bulaşan menekşe seli, bal bulutlu köpüğüyle öptü masum kipriğimi. uyandım; "hayret!" dedim sevgilime, "insan lekesi var güneşin gömleğinde!"

Kilitli Defter Ocak 2005

 

Çimçiçek

çatılara çıkarım çapkın çiçek tozlarıyla
yaprağına düştüğüm kiraz ağacında raks
yalınayak gülümser gül kokulu notalarla

şaraptan sarhoş olmuş kadehlerle buluşurum
hayatın goncasıyla upuzun kumlarda ay ışığında
kanıma kıvılcım koyan hoppa sular yamacında

başıboş isyanlara sarılırım viran yüzlü varoşlarda
cebinden açlık taşan ten kokusuyla sarsıla sarsıla
sapsarı güllere çaldığım hiç bilinmeyen kırmızılarla

gülücük büyütürüm çekingen kirpik tarlasında
taze yurtta sözcük açan çimçiçek çocuklarla
sazların jazz çaldığı hayali öpücük vahasında

ansızın yollara düşerim ince fesleğen kokusuyla
iliğime işlemiş mutsuzluk yağmuruyla savrulup
sokaklarda kuruyan gözyaşı kahkahası umutlarla

bir dil izi bir aşk izi bırakırım yavru kedi tadında
yitirilmiş düş kırıntılarıyla evcilik oynayarak
gönlümden geçen yem kokulu muhabbet kuşlarıyla

merhaba derim tohum gözlü bulutlara, merhaba
zaman ilk gençlik şarkısıdır eskimez yolculuklarda
bakın boşlukta bulduğum mavi meşeye, bakın ne harika

Kum Dergisi Ocak 2002