ayhan altay

ANASAYFA

ÖZGEÇMİŞ

KÖŞE YAZILARIM

ARASIRA YAZDIKLARIM

YAZILARIM

ŞİİRLERİM

FOTO

GÖRSELLER

BANA YAZILANLAR

 

 

 

     TEBDİLİ ŞAŞANLAR

Yaşam her gün bize yeni şeyler öğretir. Bu öylesine özgündür ki; Çoğu kez daha önce edindiğimiz bilgilerimiz durumu kavramaya yetmez. Eskiler buna “tebdili şaşmak” derlerdi, yenilerde bunun adı “ezberi bozulmak” oldu.

Ortadoğu’da yaşananlar birçoklarının ezberini bozdu ama en çok da “laiklik” diye mangalda kül bırakmayıp, Kürt düşmanlığı yapanlar yaşıyor şaşkınlığı. Bu yüzden de dilleri lal.

Ortadoğu’da emperyalizmin yeni piyonun adı IŞİD. Bu acımasızlıkta sınır tanımayan manyaklar ordusu, emperyalizmin belirleyeceği ya da belirlediği son kullanma tarihi gelene dek çok canlar yakacak.

Gelelim bizim devekuşlarına. Onların ezberleri bu durumları açıklamaya hiç uygun değil. IŞİD tam bir anti laik bağnazlar ordusu. Ona asla yakınlık duyamazlar. Burada sorun yok. Sorun IŞİD terörüne nasıl karşı durulacağında.

Güvendikleri dağlara karlar yağalı çok oldu. Gerçi o dağ hep karlıydı ama durumu görmeye onların ezberleri yetmiyordu. AKP iktidarının 12 yılda ülkenin tüm kurumlarında kurduğu egemenlik, bizimkilerde (!) dayanacak dağ bırakmadı. Şimdilerde şaşkın ördek gibiler.

Ortadoğu’da IŞİD’in karşında tek bir güç var, o da Rojava’da somutlanan Kürt örgütlenmesi. İşte tam da bu noktadır onların ezberlerini bozan.

Rojava’daki Kürt örgütlenmesinin, Ortadoğu’nun nerdeyse tek laik yapısı olduğu ortada. O nedenledir ki hem ABD, hem de AKP bu yapıya karşıdırlar. Bizim beyazlar ise bu yapının PKK ideolojisinde olduklarını bilirler. Bu nedenle de yakınlık duymaları olanaksızdır. Alın size bir açmaz. Demokrasiyi kavrayamamış; solculuğu, ırkçılık sayanların ezberleri bu durumu açıklayamaz. Sessizliklerinin nedeni şaşkınlıklardır.

Devletin işlevinin “egemen sınıfın iktidarı” olduğunu bilmeden solculuk yapmaya kalkan, ırkçılıkla solculuğun yollarının hiçbir yerde birleşemeyeceğini bilmeyen bu sahte solcular; şimdilerde o çok güvendikleri gücün bir kâğıttan kaplan olduğunu görmenin yarattığı şoku yaşamaktadırlar.

*          *          *          *

İsrail, Gazze’de eşi az görülen bir vahşet uyguluyor. Büyük küçük, çocuk kadın demeden; saymadan, görmeden öldürüyor.

Beğenmediğimiz batının neredeyse tüm başkentlerinin sokaklarında protesto sesleri yükseliyor. Batı halkları zulme karşı hükümetlerini uyarıyor.

Bizde her sözün başına “Siyonizm” diye başlayanlarda tık yok. Onların da ezberleri bozulmuş. Sıcak salonlarda, iç politikaya yönelik “one minute” diye başlayıp, “siz öldürmesini iyi bilirsiniz” diyenler ve şürekâsından ses çıkmıyor. Nasıl çıksın ki; ticaretlerinin önemli bir bölümü İsrail’le.

Sokaklarda gezicileri döven, palalarla saldıran, kefenlerle gösteri yapan o muhteşem(!) insanlardan hiç ses çıkmıyor. Bizler 1970’lerde Filistin için savaşırken “Komünistler Moskova’ya” nidalarıyla saldıranların ne kendileri, ne de ardılları Filistin’e gitmeye cesaret edemiyor. Eeee, Başbakanları bile demeçlerinde en kısa zamanda Gazze’ye gideceğini söylemiş olmasına karşın sus pusken, çıkarlarından başka bir şey düşünmeyenlerin kendilerinin tehlikeye atmaları beklenebilir mi? Onların şapşalları ise ancak “Allah bize İsrail’le savaşı emretmedi” deyip, masum ve silahsız Şiileri kesenlerin yanına gidebilirler.

*          *          *          *

Eeeee, yaşamın gerçekleri acımasızdır. Bilimsellikten uzak olanların ezberleri bunu kavramaya yetmez.

 

     

       

Meter odometer