YELKENLER FORA
KISA KISA
Başbakan Davutoğlu, geçen hafta Amerika Birleşik Devletlerine gitti. ABD Dışişleri Bakan yardımcısı açıklama yaptı: “BİZİM BÖYLE BİR KİŞİNİN GELDİĞİNDEN HABERİMİZ YOK.”
*****
Cumhurbaşkanı, Merkez Bankası Başkanına laf attıkça dolar fırladı. Cumhurbaşkanı ise suçu “faiz lobisi”ne atıyor.
*****
Hava kuvvetleri ABD’nin 1990’larda bıraktığı F 4’leri eğitim uçuşlarında kullanıyor. Bir haftada üç uçak düşüyor. Yöneticilerimiz 1200 odalı cumhurbaşkanlığı sarayına ek olarak içinde kasa odası da olan 250 odalı rezidans yapıyor.
*****
Ortalıkta bir sürü palyaço kılıklı milletvekili aday adayı dolaşıyor.
*****
Cumhurbaşkanı “en az üç çocuk yapın” demeyi sürdürüyor. “Nasıl bakarız sorunu sormamak gerektiğini, bakma işinin parayla pulla ilişkisi olmadığını” söylüyor.
*****
Erdoğan: “Herhangi bir şekilde baskıya maruz kalan bir birey var mı?” Sahi, baskıyı tatmayan bir muhalif var mı?
Yukarıdakileri okuyup da “aklınıza mukayyet” olabiliyorsanız ne mutlu size.
*****
YELKENCİLER
Bugüne dek Birleşik Haziran Hareketi üzerine hiç konuşmadım, yazmadım. Oysa Birleşik Haziran’ın iskeletini oluşturanlarla yaklaşık kırk yılı aşkın bir süre yol arkadaşlığı yapmışlığım var. Yani onları iyi tanıdığımı söyleyebilirim.
Birleşik Haziran Hareketi seçimlere ilişkin tavrını ya da daha doğru deyimle tavırsızlığını açıkladı. Bir tür “bekle gör” politikası olan tavırsızlığını, içi doldurulmamış bir laf kalabalığı ile gizlemeye çalıştı.
Seçim tavrı, son aşamada oy verme işlemidir. Birleşik Haziran’cıların açıklamasında bu konuda hiçbir somut tavır yok.
****
Görülen odur ki; Birleşik Haziran CHP’den umduğunu bulamamış. Gönlü CHP’de, söylemi sosyalizmde olan Hazirancılar, görülen odur ki kendileri rüzgâr estirmeyecek, yelkenlerini başkalarının rüzgârıyla doldurmaya çalışacaklar.
Haziran’cılar, seçim öncesi HDP’nin barajı aşacağı kanısına varırlarsa HDP’yi, aşamayacağı kanısına varırlarsa CHP’yi desteklemek için zaman kazanma politikası gütmektedirler.
*****
Hiç kimse HDP’nin sosyalist bir parti olduğunu söylemiyor. HDP’nin içinde sosyalistleri de bulunması onu sosyalist yapmıyor. Zaten kimsenin de HDP’yi sosyalist bir parti yapmak gibi bir amacı yok.
Şurası da bir gerçekliktir ki; HDP, bu ülkenin ezilenlerinin bileşkesidir. Ezilenlerinin, yani; Kürt ezilenlerinin, tüm emeği sömürülenlerinin, yoksul köylülerin, ezilen etnik azınlıkların, yok sayılıp Sünni İslamlaştırılmak istenen Alevilerin, kadınların, cinsel tercihi farklı olanların, demokrasi istemi olanların ya da tek söylemle düzenden rahatsız olanların partisi olma görevini içselleştirmiş bir partidir HDP. Bu yönüyle çağdaş sol bir partidir.
*****
Hazirancıların HDP ve CHP arasında olmaları da anlaşılabilir bir tutum değildir. Birbiriyle yakınlığı ancak ikisinin de siyasal parti olması olan bu iki örgütün nasıl arasında kalınır anlayamam. Hele hele kendini sosyalist olarak tanımlayanların bunu yapmalarını hiç anlayamam. Bu olsa olsa gizli bir CHP’liliğin dışa vurumudur.
|